Baş İsterse



Hikâye:
Kasabın biri veresiye et verirmiş.
Bir çocuk da çırağıymış.
Dükkânda veresiyeleri yazarmış.
Kasap yaz dermiş; filân bu kadar borç aldı,
filânda bu kadar alacağımız var.
Günün birinde leş yiyen bir kuş uçup havadan iner;
bir parça et kapıp havalanır gider.
Kasap,
“çocuk”der, “yaz; etin dörtte bir parçası,
şu leş yiyen kuşta; onda da bu kadar alacağımız var.”
Bir başka gün, leş yiyen kuş, âdet edindiğinden
gene gelir, et kapmaya uğraşır.
Kasap, bir düzen kurmuş; kuş tuzağa tutulunca
başını koparır,
öbür kuşlara ibret olsun diye asar. Çocuk,
“usta”der,
“senin kuştaki alacağını yazdım.
“Ey nefislerine uyup hadden aşırı hareket edenler” hükmünce hani;
şimdi kuşun da sende alacağı var, ne kadar yazayım?
Usta, yenini-yakasını yırtar da der ki:
“Et işi kolay, fakat baş isterlerse ne yapacağım ben?”

Hiç yorum yok: